Yolculuk
Editör: Beyza Öz
Tasarımcı: Sümeyra Koçyiğit
“Emin olun, Kolomb Amerika’yı keşfettiğinde değil onu ararken mutluydu.” Bu cümleden ne anlıyoruz ? Kolomb’un Amerika’yı keşfedince mutluluğa erişmediğini mi yoksa onu doyuracak kadar mutluluğa erişmediğini mi? Belki okumuşsunuzdur, bu alıntı Dostoyevski’nin Budala adlı kitabından. Bir örnekle başladığımızda daha iyi anlaşılabileceğini umuyorum. Hayatımızda çok fazla şey için çabalarız ve hatırı sayılır bir miktarından da olumlu dönütler alırız. Fakat gerçekten bu olumlu dönütler, başarılar, kazanmalar bize istediğimiz mutluluğu veriyor mu? Ya da hayallerimizi, çabamızı karşılıyor mu? Ben her zaman “yola odaklanılmalı, sonuca değil” zihniyetinde oldum. Çünkü hiçbir sonuç, bize yoldaki hazzı vermiyor. Aslında ödüle gitmeye çalışırkenki eforumuz, çabamız, döktüğümüz terler bizi mutlu ediyor. Bir amacımız var ve ona tutunuyoruz. İnsan, aslında tüm hayatını kalıcı bir amaç bulma uğruna yaşar. Amaçsız bir insanı tutamazsınız dünyada. Kısa veya uzun vadeli hedeflerse bu kalıcı amacın yerine geçmeye çalışan öğelerdir. Siz, kendinizi bir süreliğine de olsa hayatının anlamını bulmuş ve bu uğurda çalışan bir birey olarak tanımlarsınız. Bu süreçte de hayata daha çok asılır, daha çok mücadele verirsiniz. Birbirinden güzel hayaller kurar, emeğinizin meyvesini alacağınız güne doğru hızla ilerlersiniz. Fakat o gün geldiğinde sizin hissettiğiniz duygu, anlık mutluluk ve hüsran olur. Çünkü sonuç ne hayallerinizdeki gibi olmuştur ne de bir uğraşınız kalmıştır. En basitinden bir örnek olarak üniversite sınavlarını verebiliriz. Çoğumuz bu sınavlara girdi ve bir kısmımız da çok istediğini düşündüğü, yüksek üniversitelere yerleşti. Tüm yılların çalışmasının sonucu üniversiteye giren bireylerin çoğu, aslında kurduğu hayallerinin karşılığını alamadığını fark etmiştir üniversiteye başladığında ya da birkaç hafta geçirdikten sonra. Şahsen kendimden örnek verecek olursam eğer; mezun senemde, kütüphanede ders çalışırkenki zevkimi şu an alamıyorum. Aslında benim için üniversite periyodu bitmiştir. Artık farklı hedefler ve çabalar vardır. Beni mutlu edeceğini düşündüğüm belki de artık iyi bir iştir. Fakat gün gelince, ona ulaşınca belki ondan da zevk alamayacağım. O zaman da farklı hedeflerim olacak, onlar için çabalayacağım. Burada gelmek istediğim nokta, hayat bir yolculuktur. Önemli olan bu yolculukta başardıklarınız veya başaramadıklarınızdan ziyade sizin çabalarınız ve emeklerinizdir. Sizi ayakta tutan, mutlu eden bunlar ve kurduğunuz hayallerinizdir. Yolda olana ne mutlu, varmış olana ise yeni hedeflerinde başarılar dilerim.